Sri Lanka, Pakistan ve şimdi de Bangladeş iflasın eşiğinde
Pandeminin ardından Ukrayna işgaliyle birlikte enerji ve gıda krizleri ardı ardına gelirken, özellikle gelişmekte olan ülkeler çok zorlu bir sınavdan geçiyor. Son olarak Bangladeş'in de iflasın eşiğinde olduğu, IMF'ten kredi istedikleri öğrenildi.
Bangladeş, Uluslararası Para Fonu’ndan (IMF) 4,5 milyar dolarlık bir kredi isteyerek ekonomi üzerinde artan baskıyla başa çıkmak için yardım arayan diğer Asya ülkeleri Pakistan ve Sri Lanka’ya katıldı.
Yerel gazete The Daily Star dün Bangladeş’in IMF’den 4,5 milyar dolarlık bir kredi istediğini belirtirken dev hazır giyim ihracatı endüstrisi ile tanınan ülkenin ödemeler dengesi ve bütçe ihtiyaçları ile iklim değişikliğiyle başa çıkmak amacıyla için finansman aradığını bildirdi.
IMF’den yapılan açıklamada iklim değişikliğinin etkileri ile mücadele etmek isteyen Bangladeş’in bu yeni finansmanı alabilmek için bir stand-by veya ‘genişletilmiş fon imkanı’ gibi düzenli bir IMF programı kapsamında anlaşma imzalaması gerekeceği belirtildi.
IMF Asya ve Pasifik Departmanı Direktörü Krishna Srinivasan dün yaptığı açıklamada, ülkelerin sürdürülebilir büyümeyi sağlamasına yardımcı olmak için kurulan Dayanıklılık ve Sürdürülebilirlik Vakfı (RST) kapsamında yeni bir kredi için müzakerelere başlamasını istediğini söyledi.
Ülke corona virüsü pandemisi ve ardından yaşanan jeopolitik gelişmeler nedeniyle artan enerji ve emtia fiyatlarının getirdiği sorunlarla baş etmeye çalışsa da ekonomi günden güne daha da kötüleşmişti.
Bangladeş Merkez Bankası’nın döviz rezervleri, son bir yıl içinde 45,5 milyar dolardan 39,67 milyar dolara düşerken ülkenin dış ticaret açığının da sürekli arttığı bildirildi.
Bangladeş takası son üç ayda yüzde 20 değer kaybederken ülkede Temmuz-Mayıs dönemi cari açık 17,2 milyar dolar seviyesinde gerçekleşti. Geçen yılın aynı döneminde cari açık 2,78 milyar dolar olarak gerçekleşmişti.
Konu ile ilgili değerlendirmelerde bulunan Bangladeş Planlama Bakanı Shamsul Alam, Rusya-Ukrayna savaşı nedeniyle ekonominin kötü etkilendiğini belirterek, “Ödemeler dengemiz negatif bölgede. Döviz kurumuzu istikrara kavuşturmamız gerekiyor” dedi.
Alam, hükümetin elektrik ve ithalat kısıtlamalarına gittiğini, kalkınma harcamalarında kesintiler yapılacağını ve çeşitli ‘kemer sıkma önlemleri’ uygulanacağını belirtti. Muhalefetteki milliyetçi parti ise kriz nedeniyle hükümeti suçluyor.
Bangladeş’in istikrarsız mali durumu, geçtiğimiz aylarda ülkenin kuzeydoğusunda benzeri görülmemiş sel baskınları ile daha da kötüleşmişti. Selin milyonlarca insanın evini sular altında bıraktığı ve hükümet tahminlerine göre yaklaşık 10 milyar dolarlık hasara neden olduğu kaydedilmişti.
Dünya genelinde artan emtia fiyatları ve ABD başta olmak üzere artan faizler, gelişen ülke para birimlerinde sert değer kayıplarını ve dış borç ödemelerinde artan maliyet kaynaklı zorlukları beraberinde getirmişti.
Bangladeş’in dışında bir süredir Sri Lanka, Lübnan ve Pakistan da borç krizleri ile boğuşuyordu.
Ekonomisi çöken Sri Lanka’da halk iki hafta önce başkanlık sarayını basmış, Singapur’a kaçan devlet başkanı Gotabaya Rajapaksa istifasını e-posta yoluyla iletmişti.
Dış borçlarını ödeyemeyerek mayıs ayında temerrüde düşen Sri Lanka’nın ardından Pakistan’ın temerrüde düşen bir diğer gelişmekten olan ülke olabileceği riskine dikkat çekilmişti.
Öte yandan geçen yıl temerrüde düşen Lübnan'da ekonomik ve siyasi kaos devam ediyor.
Rusya ise ödeme sistemlerinin engellenmesi nedeniyle geçtiğimiz haftalarda 1918 yılından bu yana ilk kez temerrüde düşürülmüştü. Uluslararası kredi derecelendirme kuruluşu Fitch, bu hafta Belarus'un uzun vadeli döviz değerlemesini C'den “sınırlı temerrüde” indirmişti.