Suudi Arabistan yönetimi Biden'a neden 'Hayır' dedi?
ABD, OPEC+ grubunun arz kesintisi kararının petrol fiyatlarını artıracağı endişeleri nedeniyle Suudi Arabistan'ı Rusya'ya yardım etmekle suçladı. İki sıkı müttefik petrol yüzünden karşı karşıya. Peki Suudi Arabistan ABD'nin zorlamasını neden reddetti?
Petrol İhraç Eden Ülkeler Örgütü (OPEC) ve OPEC dışı bazı üretici ülkelerden oluşan OPEC+ grubunun ham petrol üretimini kısma kararının ardından ABD, Suudi Arabistan’ı Rusya’nın yanında yer almakla suçladı. Karar nedeniyle enflasyonla ilgili küresel endişelerin yaşandığı bir zamanda petrol fiyatlarını yüksek kalması ABD’nin öfkesini çekti.
Sözcü'nün haberine göre dünyanın en büyük petrol ihracatçısı olan Suudi Arabistan ise kararın siyasetle değil ekonomiyle ilgili olduğunda ısrar etti.
OPEC+ grubunun enerji ve petrol bakanları, Viyana'da hafta içi düzenlenen toplantıda, günlük petrol üretimini kasımdan itibaren 2 milyon varil azaltma kararı aldı. Küresel petrol arzında bu seviyede yaşanacak bir düşüşün piyasayı önemli ölçüde daraltacağı değerlendiriliyor.
Karar petrol fiyatlarında son haftalarda yaşanan düşüş nedeniyle alınmıştı. Ukrayna-Rusya savaşı nedeniyle petrol fiyatları varil başına mart ayında 120 dolara kadar yükselmiş sonraki aylarda ise 80 dolar seviyelerine geri çekilmişti. Bu durum dünya genelinde enflasyonu tetiklerken petrol üreticisi ülkeler ise fiyat düşüşünü durdurmak için arz kesintisi kararı aldı.
Suudi Arabistan’ın da desteği ile gerçekleştirilen bu kesinti Körfez ülkesi ile ABD arasındaki 70 yılı aşkın ittifakta önemli bir anı işaret ediyor. Bloomberg, Suudi Arabistan’ın bu politikada ısrarının sebeplerini şöyle anlattı:
“Bir Ortadoğu Krallığı olan Arabistan’la ile batılı süper güç ABD arasındaki ilişkilerin temelinde, ABD’nin güvenilir petrol arzı karşılığında ülkeye koruma sağladığı anlayışı yatıyor. Ancak Biden Temmuz ayında Cidde’ye gitmeden önce Suudi yetkililer Washington ve Riyad arasındaki ortaklığın doğasının temelden değiştiğini söylüyordu.
ABD, Riyad’ın bölgesel düşmanı olan İran’la bir nükleer anlaşmayı canlandırmaya çalışırken bu sırada Suudi Arabistan Yemen’de İran destekli gruplarla savaşmaya devam ediyor. Bu da iki ülke arasındaki gerilimlere ve görüş farklılıklarına katkıda bulunuyor.
Öte yandan Arap yetkililer uzun zamandır ABD’nin kendilerini belirli politikalara zorlamalarından şikayetçi. OPEC+ içindeki müzakerelere aşina olan bir kaynağa göre, ABD’li yetkililer zorlamaların işe yaramadığını ve Washington’un karşılıklı çıkarlara dayalı yeni bir düzene yaşaması gerektiğini anlamakta geciktiler.
Ayrıca Rusya’nın Ukrayna’yı işgal etmesinin ardından yoğunlaşan enerji sıkıntıları nedeniyle diğer ülkeler Suudi Arabistan’la ilişkilerini iyileştirmeye başladı. Biden dışında veliaht prens bu yıl krallıkta Fransa, İngiltere ve Almanya’nın liderlerini ağırladı. Ayrıca Krallık, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ile ilişkileri onardı. Bu iyi ilişkiler ise Suudi Arabistan’a daha geniş bir özerk alan hakkı tanıdı.
Tüm bunlarla birlikte son üretim kesintisi kararı da ABD ve Suudi Arabistan arasındaki ipleri gerdi. Son üretim kesintisinin ardından Beyaz Saray’dan yapılan açıklamada, OPEC’in enerji fiyatları üzerindeki kontrolünü azaltmak için ek araçlar için çağrı yapıldı.”
ABD Başkanı Joe Biden da geçtiğimiz hafta konu ile ilgili değerlendirmelerinde karara tepki gösterdi. OPEC+ grubunun petrol kararının sorulması üzerine Biden, bu kararın kendisinde hayal kırıklığı yarattığını belirtti.
Biden'a Wall Street Journal gazetesinin, “ABD, Venezuela'ya yaptırımları gevşeterek, Amerikan petrol şirketi Chevron'un bu ülkede sondaj yapmasına izin verecek” şeklindeki haberi de anımsatılırken Biden, “Alternatiflere bakıyoruz. Henüz kararımızı vermedik.” dedi.
Biden, Suudi Arabistan'a Temmuz 2022'de yaptığı ziyaretten dolayı pişmanlık duyup duymadığı sorusuna ise “Bu seyahatin ana amacı petrol değildi. Bu seyahatin amacı Orta Doğu ve İsrail'in pozisyonlarını netleştirmekti” diye konuştu.