Avrupa yenilenebilir enerji hedeflerini artırırken, dünyanın  birçok ülkesinde de temiz enerjiye geçişin sesleri yükseliyor. BNEF  tarafından küresel çapta yenilenebilir enerjiye yönelik yayınlanan  yeni veriler de bunu destekliyor. Öyle ki, 2019’da tüm dünyadaki  elektrik üretimi için kurulan yeni kapasitelerin %67’sini rüzgar ve  güneş enerjileri oluşturdu. Yurtiçi ve yurtdışındaki rüzgar enerjisi  santrallerine servis hizmetleri sunan Ülke Enerji’nin Genel Müdürü Ali Aydın, fosil yakıtlardan elde edilen elektrik üretimindeki  maliyetlerin, oluşan küresel iklim tehditlerinin ve ekonomik  istihdamın, yenilenebilir enerjiye geçişi hızlandırdığını ve Türkiye’nin de yerli enerji kaynağı rüzgarına sahip çıkarak bu  gerçeklerin etrafında yol haritasını çizmesi gerektiğini ifade ediyor.

Elektrik Üretiminde Roller Değişiyor

Rüzgar ve güneş enerjilerinin sağladığı faydaların gün geçtikçe  değerlenmesi ve yenilenebilir enerjiye olan ihtiyacın küresel iklim  tehditleri ile artış göstermesi, elektrik üretiminde rollerin  değişmesine neden oluyor. 10 yıl öncesine kadar sadece gelişmiş  ülkelerin radarında olan ve yatırımların bu bölgede gerçekleştiği  rüzgar enerjisinin artık tüm dünya bölgelerinde yükselişe geçtiğine  dikkat çeken Ali Aydın, kazan kazan durumunun yaşandığına tanık olan  ülke yönetimlerinin sonsuz yerel kaynak olan bu enerjiye kayıtsız  kalamadıklarını dile getiriyor. Özellikle teknolojik gelişmelerin ve  endüstri 4.0’ın da beraberinde getirdiklerinin rüzgar başta olmak  üzere birçok yenilenebilir enerjiyi ana elektrik üretimi kaynağı  haline getirebildiğini ifade eden Aydın, bu gelişmelerin beraberinde  bir temiz enerji devriminin gerçekleşmesinin gelecek 10-15 yıl  içerisinde mümkün olacağının altını çiziyor.

Türkiye, Temiz Enerjide Yerini Almalı

Türkiye, son 10 yılda gerçekleştirilen atılımlarla birlikte başta  rüzgar enerjisi olmak üzere birçok yenilenebilir enerjide önemli  ilerlemeler kaydetmeye devam ediyor. Ülkenin elektrik üretiminin %8’lerin üzerinde rüzgar enerjisinden de gerçekleşiyor olmasının buna  önemli bir örnek olabildiğini belirten Ülke Enerji Genel Müdürü Ali Aydın’a göre, Türkiye’nin büyük gelişmeler kaydettiği rüzgar  enerjisinde geriye doğru değil, daha da ileriye doğru adımlar atması  gerekiyor. Dünya’nın bu denli emin adımlarla temiz enerjiye yöneldiği  çağda, rüzgar enerjisi sektöründeki hem bürokratik hem de yatırımcılar  konusunda yaşanan problemlere yönelik ülkemizin hızlı ve  sürdürülebilir çözümler yaratıyor olması gerektiğini ifade eden Aydın,  ekonomik istihdam için, gelecek nesillere temiz bir doğa bırakabilmek  için, enerjideki dışa bağımlılığı azaltabilmek için rüzgar enerjisine  verilecek her desteğin Türkiye’nin geleceğini şekillendireceğini dile  getiriyor.