TLREF uygulaması istenen sonucu verecek mi
2019 yılında kısa vadeli para piyasasında yeni ve önemli bir gelişme yaşandı. Borsa İstanbul tarafından kısa vadeli kredilere referans olabilecek bir faiz oranı yayınlanmaya başlandı.
TLREF hesaplanması biraz karışık, basit haliyle şöyle anlatabiliriz: Borsa İstanbul Repo-Ters Repo Normal Emirler Pazar’ında saat 15.30’a kadar gerçekleşen, aynı gün başlangıç valörlü ve sadece TL cinsi Devlet İç Borçlanma Senedi teminatlı gecelik repo işlemlerde oluşan faiz oranları kullanılıyor. Aynı aracının kendi kendine yaptığı işlemlerin ve takası Takasbank dışında yapılan işlemlerin faiz oranları hesaplamaya dahil edilmiyor.
Bir işlem gününde saat 15.30’a kadar gerçekleşen işlemler en düşük faiz oranından en yüksek faiz oranına göre sıralanıp, toplam işlemlerin %15’ini oluşturan en düşük faiz oranlı işlemler ile %15’ini oluşturan en yüksek faiz oranlı işlemler uç değer olarak hesaplama dışı bırakılıyor.
TLREF, işte bu günlük işlem hacminin %70’ini oluşturan işlemlerin, hacim ağırlıklı ortalama faiz oranlarının belirli bir formüle göre hesaplanması ile elde ediliyor.
Belirlenen TLREF faiz oranın, tam iş günlerinde saat 16.00’da yarım iş günlerinde ise saat 12.45’de Borsa İstanbul internet sitesinde kamuya açıklanıyor.
Peki bu faiz oranın hesaplanmasında murat nedir? Borsa İstanbul bunu da şöyle ifade etmiş: “Türk Lirası Gecelik Referans Faiz Oranı (TLREF), finansal türev ürünlerde, borçlanma araçlarında ve çeşitli finansal sözleşmelerde dayanak varlık veya karşılaştırma ölçütü olarak kullanılabilecek Türk Lirası kısa vadeli referans faiz oranı ihtiyacını karşılamaya yönelik olarak oluşturulmuştur. TLREF’in Temel Amacı, Türk bankalarının kredi, likidite veya diğer risklerin en az olduğu koşullar altında TL borç alma/verme faiz oranını ölçmektir.”
Bir de bu faiz oranını ve ilişkili faaliyetleri takip edecek Komite oluşturulmuş. Komite Merkez Bankası, Hazine ve Maliye Bakanlığı, Türkiye Bankalar Birliği, Türkiye Sermaye Piyasaları Birliği, Takasbank ve Borsa İstanbul temsilcilerinden oluşmakta. Komitenin görevi; hesaplanan TLREF oranın Merkez Bankası para politikası uygulamaları ile çelişmesi veya Merkez Bankası gecelik borç alma/verme faizinde anlamlı bir şekilde uzaklaşması durumunda müdahalede bulunmak. Eğer ortaya çıkan referans faiz oranı Merkez Bankası para politikası ile çelişirse, Komitenin yeni bir oran belirleme yetkisi bulunuyor.
Finansal piyasalar için referans faiz oranı hesaplamanın Dünya’da çok sayıda uygulaması bulunmakta. En ünlüsü LİBOR (London Interbank Offered Rate) olarak bilinen Londra Bankalararası Faiz Oranı. Londra’da ABD Doları, Euro, Yen, Frank ve Pound olmak üzere 5 para birimi üzerinden ve gecelikten bir yıllığa kadar çok sayıda vadede, her gün yaklaşık 35 adet referans faiz oranı yayınlanmaktadır. Bu oranlar, önde gelen bankaların birbirine borç verirken referans olarak kullanılmalarının yanında, tahvillerde, uzun vadeli kredilerde ve swap işlemlerinde de referans olarak kullanılabilmektedir.
TLREF 28 Aralık 2018 tarihinde hesaplanmaya başladı, ancak ilk defa kamuoyuna açıklanma tarihi 17 Haziran 2019. Bu tarihten itibaren oluşan tüm referans faiz oranlarına Borsa İstanbul’un internet sitesinde görmek mümkün.
Peki TLREF’e finansal piyasaların tepkisi ne oldu? Türkiye’nin önde gelen bankalarının yavaş yavaş bu faiz oranın dikkate aldıklarını söylemek mümkün. 2019 Eylül ayından itibaren bazı bankaların müşterilerine, TLREF’ye endeksli kredi kullandırmaya başladıkları görülüyor. Genellikle bu tür kredilerde faiz oranı değişken oluyor ve örneğin TLREF + risk primi şeklinde belirlenmekte. Türkiye genelinde bu tür kredilerin toplamda ne kadar olduğu ile ilgili, bildiğimiz kadarıyla, henüz istatistiki veri yok. Ancak dünyadaki örneklerine bakılarak, bu tür TLREF endeksli kredilerin gelişme potansiyeli olduğunu söylemek mümkün.
YORUM YAZ